Hem erkeklerle okullarda eşit şartlarda okumak, hatta daha iyi olmak. Hem de işe girebilmek için patronlarına 30 yaşına kadar evlenmeme,çocuk yapmama sözü vermek. Her sabah çocuklarının annesi, sevdiğinin kadını olarak uyanmak.Tüm dişi içgüdülerinle aynada hoş birini görene kadar çabalamak ve ardından ekmeğin peşine düşmek.
Erkek gibi çalışmak. İşinde mantıklı, dışarıda duygusal olmak. İşinde atik,yırtıcı,tuttuğunu koparan, Evinde narin,hassa,şefkatli olmak...
Nice okullar,üniversiteler okumak ama hayatın anlamını ille de bir erkekte bulmak...
Hem saygıdeğer eş,muhteşem ev sahibi,başarılı iş kadını, hem de orospu olmak.Çok ciddi toplantılar,büyük pazarlıklar yapmak.Bunları yaparken giydiği ciddi pantolon takımlarının altına seksi jartiyer giymeyi unutmamak.Ah seni becermek için ne taklalar atan bu adamların ,senin namusunu korumak için seferber olur kurallar koymasına gülmek.
Bu devirde kadın olmak ardı ardına değişimler geçirmek,bitmek tükenmek bilmeyen şizofreniler yaşamak.
Bu devirde kadın olmak. Dedim ya... Yarı hamile olmak gibi birşey...
Aynı anda hem hamile olmak hem olmamak, hem de olmak-olmamak gibi...
Erkeklere inat,hayata inat,zorluklara inat kadın olmak...
Dünya Kadınlar Günümüz Kutlu Olsun;)
3 yorum:
ne güzel yazmışsın.. cidden öyle. zor! çok zor.
seninde bugünün kutlu olsunn:)
Teşekkür ederim canım saol;)
çok harika bi yazı olmuş, durumu öyle toparlamışsın ki şaşırdım kaldım...
hele ki o "nice üniversite bitirip yine de hayatın anlamını bi erkekte bulmak" cümlesi yok mu, kalbimden vurdu Venüs..
Yorum Gönder